31 Temmuz 2008 Perşembe

KÖPEK BESLENMESİ

Neden Profesyonel Kuru Mama Kullanılmalı!


İnsan ve hayvan metabolizması her ne kadar aynı gibi görünse de hayvanlarda bu sistem daha farklı çalışır. Genellikle hayvan sahipleri, “kuru mamalara güvenmiyorum”, “çok denedim, ancak bir türlü kuru mama yediremedim”, hatta “o kadar mama ile köpek doyar mı” gibi düşüncelerle ev yemeklerine yönelir. Hâlbuki durum hiç de sanıldığı gibi trajik değildir.

Dengeli beslenme çok önemli! Ve bunun için kuru mama hem en kolay hem de en ideal seçimdir. Çünkü kuru mama sayesinde, dostunuzda büyüme evresindeki yavrularda görülebilecek, raşitizm gibi kalsiyum ve D vitaminine bağlı kemik hastalıkları, beslenme hatasından kaynaklanan kansızlık gibi metabolik hastalıklar, deri ve tüylerde matlık, gözlerde akıntı, halsizlik ve yorgunluk gibi vitamin eksikliğine bağlı belirtiler görülmeyecek, temelden sağlıklı besleneceği için vücut direnci yükselecek, sağlıklı büyüyecektir. İhtiyaç duyduğu protein, yeterli düzeyde olup kasları yapılandıracaktır.

Ev yemeklerinde ise doğru karışımı hazırlamak çok zordur. Bu beslenme şekli ile her türlü meyve ve sebzeyi yiyemeyen kedi köpeklerde –ki mideleri bunların sindirimine müsait değildir- vitamin ve mineral eksikliği, proteinin (et, tavuk, balık, yumurta, peynir, vs) fazla veya eksik hazırlanması durumunda alerjik tüy dökümü, egzama, mantara yatkınlık gibi deri hastalıkları veya kansızlık, ishal veya kabızlık gibi, sindirim sistemi bozuklukları görülebilir. Yağlı, baharatlı ve fazla tuzlu yiyecekler önce hayvanın, daha sonra da iç organların yağlanmasına sebep olup ömürlerini kısaltacaktır. Üstelik bunları hazırlamak için, belli bir zaman gerekecektir. Çalışma hayatının yoğunluğunu düşünürsek, yemek hazırlamak için hazırlayacağınız zamanı, daha farklı bir şekilde değerlendirebilirsiniz.

Yaşa Göre Uygun Mama

1-7 yaş arası köpekler, orta yaş gurubuna dahil olup artık proteini daha düşük, tuzu ayarlanmış, dengeli minerallere ihtiyaç duyarlar. Profesyonel kuru mamalarda bu fazlasıyla mevcuttur ve bu, vücut bağışıklıklarını da yükselttiğinden, sağlıklı bir hayat yaşamaya devam ederler. Tüy dökümleri de mevsimsel değişimin dışında, yok denecek kadar azalır.

7 yaş üstü köpekler; artık yaşlanmaya başlar, “senior” olurlar. Bu yaş grubunun, yaşlılık dönemini kaliteli bir şekilde tamamlayabilmesi, aktivitesini mümkün olduğunca az kaybetmesi ve böbrek fonksiyonlarının performansını koruyabilmek içim yağı, tuzu azaltılmış, vitamin ve mineralleri artırılmış gıdalara ihtiyacı vardır. Çünkü yaşlı bir metabolizma gıdalardan, vitaminlerden ve minerallerden gerektiği gibi, tam anlamıyla yararlanamaz. Senior grubu mamalar, bu açığı büyük ölçüde kapatırlar.

Mamayla Hastalık Önlenebilir!

Profesyonel mama ile beslenen kedilerde magnezyum fazlalığından kaynaklanan ve “feline ürolojik sendromu” denilen, idrar kesesinde plak veya taş oluşumuna sebep olarak idrar yollarında tıkanma, kanlı idrara yol açan, kronikleştiğinde böbreklere de hasar veren ve idrar tutukluğuna neden olan hastalık riski son derece azalacaktır.

Irka Uygun Mama

Farklı ırkların metabolizmaları da farklı çalışır. Buna bağlı olarak, besin ihtiyaçları da farklı olacaktır. Örneğin; küçük bir minyatür Pincher veya Yorkshire Terrier ile bir Danua veya bir Kangal’ın beslenmesini içerik açısından aynı seviyede tutmak, her iki farklı ırkın da sağlıklı ve dengeli beslenmesini engeller. Çünkü biri çok fazla enerji sarf ederken, öteki az ve öz yemek isteyecektir. Küçük ırk ne kadar yerse yesin, neredeyse aynı boyda kalır, fazla büyümez. Diğeri ise kemikler gelişimini tamamlamadan vücudu aniden büyürse temeli ve kolonları sağlam inşa edilmemiş bir binanın çökme riskini taşıyacaktır. Bunu için profesyonel mamalarda “large breed” ifadesi vardır.

Hangisi Profesyonel?

Profesyonel mamalar ile market grubu diye adlandırdığımız diğer mamalar arasındaki tıbbi farklardan biri; profesyonel mamalarda sindirimi zor olan, hayvanlarda ishal veya kabızlığa yol açabilen tüy, tırnak gibi keratinize dokular ve kan gibi atık maddelerin oldukça az olması, besleyici değeri olan et ürünlerinin ana hammaddesini oluşturması ve koruyucu madde olarak, genellikle antioksidanların tercih edilmesidir.

Profesyonel mamaların fiyatlarının hayvanların ırkına, cinsiyetine ve yaşına göre değişkenlik gösterdiğini, sanıldığı gibi çok pahalı olmadığını siz de fark edeceksiniz. Üstelik bu mamalar, miktarlar hesaplandığında evde pişirdiklerinizden ve besleme hatası nedeniyle oluşan hastalıklar sonucu ödenen tedavi ücretlerinden daha ucuza mal olmaktadır.

“Bu Kadar Mamayla Doymaz” Teorisi

“Bu kadar mama ile benim yavrum doymaz” teorisinin genellikle salçalı, yağlı ve 3 öğünü 1 öğüne sığdırabilen, zengin mönülü yemeğe alışmış hayvan sahiplerine ait olduğunu tahmin ediyoruz. Midemiz şişmeli ki, karnım doymalı! Bu, hem kendi hem de dostumuzun beslenmesinde yapabileceğimiz büyük bir hatadır.

Ancak profesyonel mamalardaki bazı maddeler, şeker ve insülin seviyesini ayarlayıp hayvanı tok tutarken, tam ve dengeli şekilde besler. Ayrıca kuru mamanın yanında mutlaka bulunması gereken su ile şişerek, hayvana tokluk hissi verdiğini de unutmamak gerek.

Kuru Mama Yemiyor

“Köpeğime kuru mama yediremiyorum, ne kadar uğraştıysam olmadı” şikâyeti ise genellikle, köpeğinizin kuru mamayı “o” anda yememesi ile içinizde başlayan, “eyvah, aç kalacak” korkusundan başka bir şey değildir. Bunun akabinde, derhal kuru mama bırakılır, etler ve tavuklar sunulur. Bunun kokusunu alan hayvan, tabi ki ona yönelir ve iştahla yemeye başlar. Ben de olsam aynı şeyi yaparım. İşte, hayvan sahipleri ilk hatayı o anda yapar. Ve bu kısır döngü sürekli bir hal alır.

Benim çocuğumda sebze yemekten hoşlanmazdı. Ama kararlılığım sayesinde, bu sorunun üstesinden geldik. Aynı kararlılığı, köpeklere de uygulamalıyız. Çünkü onların daha iyi ve sağlıklı beslenmesini istiyoruz.

Lütfen şunu aklınızdan çıkartmayın; hiçbir sağlıklı köpek, açlıktan ölmeyi göze almaz. Eğer bu düşünceyi benimserseniz, köpeğinize kuru mama yedirmeniz çok kolaylaşacaktır. Nasıl ki yeni doğan bir bebeğin gelişimi, annesinin ve belli bir süre doktorunun gözetiminde izleniliyorsa, yeni alınan yavrunun gelişimi de veteriner hekim kontrolünde ve en önemlisi, hayvan sahiplerinin bilinçli bakımı ile mümkündür.

Köpeğiniz Yemek Seçiyorsa…

İşte, size bu konuda başarılı olmanızı sağlayacak birkaç formül;

1. Yeni bir köpek aldığınızda, derhal kuru maması ve suyunu yan yana, belirlediğiniz yere koyun. Bir iki ısırık alıp bıraktığında veya yemediğinde, mama kabını önünden alın. 1 saat sonra tekrar deneyin. Yemezse, 2 saat sonra tekrar deneyin.

2. Bu denemeler arasında, asla farklı bir gıda vermeyin. Bu, onun iştahını kesebilir.

3. Mümkünse kuru mama alıştırması sırasında, mutfağınızdan et ve ızgara kokusu çıkmasın.

4. Siz yemeğe oturmadan önce, onun mamasını yediğinden emin olun. Mamasını yemediyse bile, onu asla masada beslemeyin. Çok iyi duygu sömürüsü yaparlar biliyorum. Siz kendinize hakim olun, onun bu yaklaşımına sevginizle karşılık verin.

5. Akşam saatine kadar, “mama kabı koyma kaldırma” denemeleriniz başarısızlıkla sonuçlandıysa, yatmadan önce mamasını tekrar önüne koyun. Tabi ki, her zaman için aynı yemek bölgesini tercih edin, bu köpek beslenmesinde önemlidir. Sabahleyin, tabağı boş bulma ihtimaliniz çok yüksektir.

6. Yavrulara mama öğünlerini 2’ye veya 3’e bölerek, aynı saatlerde vermelisiniz. Erişkinler için günde 1 öğün yeterlidir.

7. Çok mızmız olan yavrulara, çok mecbur kalırsanız kuru mamanın üzerine et veya tavuk suyu dökerek (en fazla 2-3 çorba kaşığı, fazla koyarsanız sulu olacağından yemeyebilir) yedirebilirsiniz. Tavuk veya et suyunun kokusu, mamayı cazip kılacaktır.

Tülin YAKAL

Hiç yorum yok: