14 Ağustos 2008 Perşembe

KÖPEK

Konu: Kat Mülkiyeti ve Evcil Hayvan Bakımı
Konuklar: İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat Ahmet Kemal Şenpolat ve Yedikule Hayvan Barınağı Gönüllü Yöneticisi Meral Olcay

Celal Pir: Evet Yakın Plan’a hoşgeldiniz. Sayın seyirciler bugün Fatih belediyesinin Yedikule’deki
Hayvan barınağındayız. Burada aşağı yukarı 2500’e yakın belki de 3000’e yakın köpek var sayım henüz yapılmamış. Bunun gibi İstanbul’daki barınakları topladığınız zaman aşağı yukarı sokağa atılmış terk edilmiş 10 bine yakın veya daha fazla köpekten bahsetmek mümkün. Birbirinden güzel birbirinden cins köpekler var burada. Acaba neden bu hale geldik bunu da konuşmak tartışmak lazım. Yargıtay’ın aldığı bir karar var Yargıtay’ın aldığı kararla birlikte apartmanda köpek beslemek için ev sahiplerinin veya kat maliklerinin izni gerekiyor. Yani bir tarafta hayvan sevgisi var bir tarafta hayvan korkusu var bir tarafta keyif var bir tarafta uykusuz geceler var ve bir de tabi hukuk var. Tüm bunları üst üste koyduğunuzda hafif yollu tartışmalar ardından kavgalar ardından mahkeme ve yasaklar peşi sıra geliyor. Sonun ne oluyor işte sonunda böyle yüzlerce binlerce hatta 10 binlerce köpek sokağa atılıyor. Hemen hemen her gün bu hayvan barınağının önüne köpekler bırakılıyor. Evet evde veya daha doğrusu apartmanda hayvan beslemek ne demek bunu konuşacağız. Apartman sakinleri izin vermedikçe bundan böyle apartmanlarda hayvan beslenemeyecek Yargıtay’ın aldığı karar böyle. Bugünkü konumuzda bu. Atalarımız ne demiş; komşu insanı ev sahibi yapar demişler. Aslında bunu biraz değiştirebiliriz son hukuksal kararlardan sonra özellikle köpek beslemek insanı evinden edebilir diyebiliriz. Aslında köpek veya apartman kelimelerini karşı karşıya koyduğunuzda bu güne kadar Türkiye'de çok sayıda tartışma yaşandı. Hatta Avrupa insan hakları mahkemesine kadar uzanan bir silsile içinde davalar bile açıldı. İsterseniz iki boyutundan da bakalım. Örneğin köpek sevgisinden bakalım öncelikle olaya. Evet aslına bakarsanız hayvan severler olayları doğru formüle edemediğimizi söylüyorlar. Doğru sorular soramadığımızı ve sonuçta ortaya bir barış ve adalet kavramının çıkmadığını belirtiyorlar. Onların iddiası şu; insanları rahatsız etmek için hayvan sesine ihtiyaç yok bu ses şart değil. Yargıtay apartmanda köpek yasağıyla bir çok yanlışında altına imza atmış olabilir. Mesela bu karardan cesaret alan bir vatandaşımız apartmanda saksı çiçeği bulundurulmaması için dava açabilir. Yani çiçeğin fazla sulanıp alt katlara su akıtmasından bahsedebilir veya çiçeklerin gece ürettiği karbonmonoksit gazından bahsedebilir. Ya da iyi pişmemiş bir kuru fasulyenin kokusundan ya da alt kattan gelen müzik sesinin yüksekliğinden veya müziğin türünden bestecisinden hoşlanmayandan bundan böyle dava açabilir diyorlar. Buradaki soru şu; medeni olamayan kısım şu köpek müzik ya da yemek değil burada medeni olmayan nokta. Medeni olmayan nokta sonunu ortaya çıkaranın olduğu yerde yaşanan ilişkiler. Evet aslına bakarsanız sorun bir de komşusunun köpeği tarafından ısırılan yaralanan korkutulan vatandaşlarımız. Örneğin sunucu Öykü Serter’in başından geçenler örneğin Muazzez Ersoy’la Ferdi Özbeğen gibi iki sanatçının arasını açan köpekler. Ya da Yunanistan’da Atina olimpiyatları öncesinde İtalya’nın dava açmaya hazırlanması gibi. Aslına bakarsanız ne kadar farklı konular olursa olsun hayvan sevgisiyle korkusu arasında gidip gelen bir insanoğlundan bahsetmek mümkün. Sonunda ne oluyor sonunda insanlar mahkemeye gidiyorlar mahkemeye gittiklerinde ortaya da yasakla sonuçlanan kararlar çıkıyor. İsterseniz önce haberimizi izleyelim daha sonra devam edeceğiz.

-Apartmanda köpek beslemek, bundan sonra apartman sakinlerinin iznine bağlı. İzmir'de yaşanan bir olayda, Yargıtay hayvan severleri üzecek bir karara imza attı. Yargıtay, “apartmanda hayvan beslemek kat maliklerinin iznine bağlıdır” dedi. İzmir'de bir apartman yöneticisinin, dairesinde köpek besleyen aileye açtığı dava sonucunda İzmir 11. Sulh hukuk mahkemesi, apartmanda köpek beslenebileceği yönünde karar verdi. Apartman yönetimi adına avukatlar ise yerel mahkemenin kararına itiraz etti. Yargıtay 18. Hukuk dairesi de kararı bozarak, "kat maliklerince müsaade edilmedikçe apartmanda köpek beslenemez." şeklinde karar verdi.

Celal Pir: Evet evde veya apartmanda beslenen köpek veya diğer hayvanlar yüzünden çıkan tartışmaların farklı noktalara gittiğini de ortaya koyabiliriz. Eskişehir’de İzmir’de Diyarbakır’da Ankara’da İstanbul’da sonu cinayete varan olaylarda yok değil. Bir köpek havlamasının yol açtığı kimi zaman mezara kimi zaman hastaneye kimi zaman hapishaneye kadar sonlanan olaylarla birlikte ortaya çıkan tablo karşısında acaba düşünmeli miyiz düşünmemeli miyiz? Sadece bu köpek havlaması mı yoksa bizim kendi kişisel davranışlarımız için yarattığımız bahanelerden biri mi? Ama tabi bu işin başka yönü de var madalyonun başka kısmı da var ısırılan hükmedilmeyen hayvanların zarar verdiği insanlar var. İki tarafı da konuşacağız çok değerli konuklarımız var dedik İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Avukat sayın Ahmet Kemal Şenpolat ve Yedikule Hayvan Barınağı Gönüllü Yöneticisi sayın Meral Olcay konuklarımız. Öncelikle hoşgeldiniz.

Meral Olcay: Sizde hoşgeldiniz teşekkürler.

Celal Pir: Ahmet bey ve Meral hanım şunu soralım önce köpek beslemek özellikle apartmanda köpek beslemek köpek sahiplerine ne tür sorumluluklar getiriyor? Önce hukuksal sorumluluktan bahsedelim daha sonra Meral hanıma soracağım.

Ahmet Kemal Şenpolat: Evet köpek beslemek hatta hayvanın beslemek apartmanda yaşayanlara medeni kanun açısından kimi komşulara kimi durumlarda katlanabilme borcu olduğu gibi bazı edimlerinde yerine getirebilme görevi ifa ediyor. Örneğin siz hayvan beseleyebilirsiniz bu hayvan beslemek benim kanıma göre suç değil normal yasalara göre de suç değil. Burada esas olan Yargıtay’ın da yanlış bir şekilde bizim kanaatimize göre vurguladığı bu hayvanların rahatsızlık verme koşulunu yerine getiriyor mu getirmiyor mu? Şimdi Yargıtay öyle bir karar veriyor ki ya da diğer ortalama vatandaşa öyle bir mesaj veriliyor ki siz evinizde kedi de besleseniz köpekte besleseniz eğer apartman yönetim planında buna ilişkin bir yasak varsa bu hayvanlar tahliye edilir.

Celal Pir: Ya da siz tahliye ediliyorsunuz.

Ahmet Kemal Şenpolat: Esasında karar kedinin veya köpeğin tahliye edilmesi yönünde çıkıyor fakat 10 yıldır 15 yıldır yaşamış olduğunu bir hayvanı terk edemeyeceğinizi göre sizde beraber o kayvanla çıktığınız için pratikte sizin tahliyeniz istenmiş oluyor. Zaten esasında olayda da komşular arasında yaşanan husumet söz konusu oluyor genelde yüzde 90 yaşadığımı olayda. Yani kedilerin köpeklerin her hangi bir problemi pratikte olmuyor fakat söyleyemediği için komşu bunu onu yumuşak karnı olan ve apartman yönetim planını bir şekilde ta fi tarihinde yazılmış olan bu yasak maddeyi bulup çıkartıyor işte senin evinde kedi var köpek var akvaryum balığı var serçe var kuş var diyerek onun üzerine gidiyor Yargıtay’da madem yasak var hiç bir şeyi dinlemezsin ben yasak varsa tahliye ederim diyor.

Celal Pir: Peki o zaman kaç kişi bir apartmanda diyelim 10 dairelik bir apartmanda kaç kişi şikayetçi olursa kedi ya da köpek gidiyor yani tek kişinin şikayeti yetiyor mu?

Ahmet Kemal Şenpolat: Tek kişinin ki yeterli eğer apartmanda yönetim planında yasak hükmü varsa bir kişi bile ki bizim başımıza geliyor. Örneğin adam birinci katta oturuyor köpek 18. katta oturuyor pratik olarak birbirlerini görmesi havlaması tüyünden kokusundan şikayet etmesi mümkün değil ama birinci kat yönetici hatta genelde emekli albay oluyorlar 18. kattaki adama bir şekilde gıcık onu yumuşak karnı işte aidatı ödemedi boya parasını şey yapmadı yada bir şekilde aralarında bir husumet var bunu bahane gösteriyor bir şekilde tahliye edemeyeceği için evden uzaklaştıramayacağı için senin evinde köpek var işte tüy döktü havladı asansöre bindi diye onu bahane gösteriyor apartman yönetim planındaki o yasak maddeyi buluyor tahliyesin gidiyor. Normalinde biliyorsunuz insanları tahliye etmek çok güç.

Celal Pir: Peki bu bir kısmı ama birde köpek besleyen hayvan besleyen insanların üzerinde olması gereken sorumluluklar var. O sorumluluklar nedir yani bir apartmanda köpek besleyende ne tür sorumluluklar taşımalıdır onu da konuşmak istiyorum Meral hanım.

Meral Olcay:Evet şimdi köpeğine dışarı çişe ve kakaya götürürken bir kere apartmanın hijyen kuralların uyması lazım. Elinde çöp poşeti olacak dışarı ihtiyacını yaptırdı poşete koyacak ve çöpe atacak. Gürültülü bir şekilde havlamasına engel olacak bunu nasıl yapabilir zaten eğitmekle alakalı bir şey. Günde iki kere bu çişe ve kakaya gidecek günde iki kere yarım saat hiç kimseyi rahatsız edecek bir şey d.eğil. Ahmet beyin dediği gibi bunlar insanları tahliye etmek için çıkartılmış bahaneler.

Celal Pir: Peki mesela apartman dışında bahçeli evlerde de bu uygulama var mı birincisi bu hani komşuluk hakkı anlamında soruyorum. İkincisi apartmandan tahliye edilen hayvanlarla ilgili net bilgi var mı esasında buradan başlayalım. Burada çok sayıda köpek görüyoruz herhalde 3-5 yıl önce bu kadar köpek yoktu burada.

Meral Olcay: Tabiki ilk açıldığımızda 750 köpekle başladık 2001 senesinde şu anda 2000 köpek var. İnsanlar pet marketlerden çocuğum istiyor eşimin evlilik yıldönümü doğum günü hediyesi ve karne hediyesi vesaire sebeplerle köpekleri hediye olarak alıyorlar ama bunun bir canlı olduğunun farkına bile varmıyorlar. Çünkü ölene kadar bakmak şartıyla alınmalı. Aynı bizler gibi duyguları var. Sonuçta kırık bir oyuncak gibi bir müddet sonra sokağa atılıyor veya barınak kapısına terk ediliyor bizim gibi gönüllü insanlarda bakmak için çaba sarf ediyor.

Celal Pir: Aslına bakarsanız değerli izleyenler burada terk edilmiş çok sayıda köpek var ama çokta güzel köpekler yani öyle sokak köpeği dediğiniz köpekler değil cins köpekler var.

Meral Olcay: Artık öyle kalmadı sokak köpeği kavramı kalmadı hepsi cins. Barınağımızdaki 2000 köpeğin yüzde 90’ı cins. 350 adet kaniş fino teriyer ev köpekleri ve bunları sokaklardan topluyoruz. Yaşayamazlar sokakta.

Celal Pir: Peki hukuksal kısmına gelelim. Evlerde de bu iş yasak mı yani müstakil evlerde de yoksa orada da şikayet olabilir mi? Tabi hayvanlar yoluyla insanları korkutmak diye de bir şey var. Ne bileyim pitbullar var saldırgan olabilecek köpekler var onlara da bir şey söylemeliyiz.

Ahmet Kemal Şenpolat: Şimdi zaten bütün problem genelde bilinçsiz hayvan severden de kaynaklanıyor. Siz şimdi evinizde ortak alanda site yönetimi planında olmasa da atıyorum pitbul besleyemezsiniz. Zaten hayvanları koruma kanununa göre pitbul gibi zarar verici hayvanların beslenmesi yaşatılması mümkün değil yasak. Ama öyle bir pazar oluşmuş durumdaki internet sitelerine girdiğiniz zaman pitbul üretim çiftliklerini eşleştirilenleri bunların satıldığını kumar için yapıldığını yani bilinçsiz hayvan severin cezasını yine hayvan çekiyor. Ne yapılıyor ya uyutuluyor ne öldürülüyor ya işte maalesef istenmeyen olaylarla karşı karşıya kalınıyor. Dolayısıyla yani burada bilinçsiz hayvan severin cezası gene geliyor o hayvana o cana gelmiş oluyor.

Celal Pir: Peki apartmanda komşuları rahatsız etmeyecek derece de cins köpekler var mı? Yani havlaması daha az olan ne bileyim saldırganlığı daha az olan…

Meral Olcay: Kötü köpek yok kötü sahip var. Siz nasıl yetiştirirseniz o şekilde olur ben bunu savunuyorum.

Ahmet Kemal Şenpolat: bir örnek vermek istiyorum bu konuda. Bizim başımıza gelen bir davada köpek değil kedi ve iki ayağı felçli ve kedi gelmiş 13-14 yaşına. Bunun için tahliye davası açtılar. Düşünün hadi köpek olsa havlıyor diyeceğim tüy döküyor diyeceğim o kedi zaten çişe kakaya çıkamaz tüy dökemez havlayamaz herhangi bir zararı olamaz sırf bunun için gidip tahliye davası açtılar. Allahtan mahkeme başkanı hayvan severdi ve Yargıtay’a gidilmediği için bir şekilde bu karar reddoldu. Ama mantaliteyi anlatmaya çalışıyorum olay köpek değil. Yani kedi felçli iki ayağı tutamıyor ve bunun içn dava açıyorlar ve Yargıtay’da maalesef buna prim hazırlıyor yani yasak varsa diyor sen bu hayvanı tahliye edeceksin diyor. Sokakta belediye zehirliyor barınakların durumu içler acısı evde barındırmıyorsunuz bu hayvan kanatlanıp gökyüzüne mi gitsin.

Celal Pir: Peki şunu sorayım tersten soracağım izlinizle. Köpek ısırması ya da köpekle korkutma da yaygın şikayetler bunların bu suçun karşılığı var mı? En azından vatandaşlarımızı bilgilendirelim bu konuda neler yapılabilir ya da böyle bir şeyle karşılaşınca köpekten vazgeçmek yerine onu yöneten insandan vazgeçmek mümkün müdür?

Ahmet Kemal Şenpolat: Ceza kanununa göre bu düzenlenmiş durumda eğer böyle bir durum varsa suç duyurusunda bulunursunuz o kişi hapis cezasıyla bile alabiliyor. Sulh ceza mahkemesine dava açılıyor yanılmıyorsam 6 aya kadar hapis cezası var o da genelde paraya çevriliyor ama sabıkasın işleniyor bu kişinin dikkat edin ama köpeğin hiç bir suçu yok sahibine yöneltiyorsunuz bilinçsiz hayvan severe doğru yöneltmeniz lazım. Sizin elinizde tabanca var tabancayla birisi öldürüldü kalkıp tabancayı dövmezsiniz tabancayı çekene gidersiniz burada bütün yanlış o köpeğin sesi olmadığı için avukatı olmadığı için kendini savunamadığı için onun üzerine gidiliyor. Sahibine gidemezsiniz çünkü avukat tutacak üzerinize gelecek kavga edeceksiniz onunla uğraşmaktansa ya zehirliyorsunuz ya mahkemeye veriyorsunuz hayvanın sesi soluğu çıkmadığı halde diyorsunuz ki havlıyordu tüy döküyordu bilmem aşısı yoktu filan o kendini savunamıyor. Klasik hikaye gücü yetiyorsa insan gitsin insanla uğraşmak istemiyor.

Celal Pir: Gelelim bu temizlik meselesine hijyen meselesine nelere dikkat etmeliyiz derken tamam bu çiş kaka meselesini ve ses meselesini anladık. Ama apartmanda yaşamanın hem de köpekle yaşamanın başka kuralları da var mı mesela hastalar olabilir başka şeyler olabilir köpeklerde tüy döküyor onu da biliyoruz. Burada temizlik hijyeni konusunda neler yapmalı köpek sahipleri.

Meral Olcay: Senede iki kere tıraş yaptırdıkları zaman zaten tüy dökme sorunu halloluyor. Yani bunların hepsi kesinlikle bahane. Bu kararın barınaklar açısından kötü yanı şu olabilir barınaklardaki yüzlerce binlerce cins ve yuva bekleyen köpekler apartmanda köpek beslenemeyecek kararıyla insanların köpek almasına engel olacak. Yani hala barınaklardaki köpek sayısında bir azalma olmayacak insanlar köpek sahiplenmek için barınaklara gelmeyecek bir yandan petshoplara da gidemeyecekler.

Celal Pir: Şimdi aslında ben buraya biraz geldiğimizde gördüğüm manzara karşısında biraz şok oldum hatta bu barınak değerli izleyenler çok büyük bir barınak. Ama burada köpekler yeterinde alan bulamıyorlar değil mi dolaşmaya bile.

Meral Olcay: Şehir içindeyiz. Evde bile hayvanlara ayrılan mekanlar çok az. Sokakta istenmiyor nerede yaşayacaklar.

Celal Pir: Pek bu karardan sonra barınaklara gelen hayvan sayısı artar mı sizce?

Meral Olcay: Bilmiyorum artmamasını istiyorum.

Ahmet Kemal Şenpolat: İnsanlar kendilerine bahane uydurmakta zaten terk etmeye niyetliler bahane uydurmakta hemen birebir terk etmeye başlayacaklardır. Barınağa atmayacak belki ama kendini kandırıp Marmaris’e Fethiye’ye Bodrum’a Adalar’a götürüyor çünkü oralar piknik alanı çünkü oralar ılıman yerler nasıl olsa orada birileri bakar nasıl olsa oransı sıcak bir yer. Zaten dikkat edin ben Marmaris’e 40-45 derece sıcakta senbernand gördüm barınağa terk edilmiş. O hayvanın Alplerde yaşaması ama belli ki onu yavruyken almış bir şekilde kendine bahane uydurmuş işte karım istemiyor çocuğum istemiyor büyüdü mahkeme kararı komşum istemiyor kendini kandırıp iyilik yaptı öldürmedi onu gitti Marmaris’e bıraktı. Yani insanlar bahane bulmak istedikten sonra yaratabiliyorlar onu. Birde şu Yargıtay kararıyla ilgili önemli bir şey daha vurgulamak istiyorum bakın bu kararlar bu yönde çıktıktan sonra Yargıtay bu sert bakış açısıyla olaya baktık sonra ne oluyor biliyor musunuz? Hayvan sahibi de bu sefer o kişiye karşı projeye aykırılık davası açıyor. Çünkü Türkiye'deki binaların yüzde 80’i kaçaktır. Ve o kişi yani bu davayı açan kişinin işte balkonu içeri katmıştır ortak alanı kullanmıştır kolonu kirişi kesmiştir sende saksın var kliman dışarıda duruyor kolonu kirişi kestin balkonu içeri kattın diye projeye aykırılık davası açıyor mahkeme de bu sefer yıkım kararı veriyor eski haline getirilmesine karar veriyor. Dolayısıyla köpeği tahliye edecekti ya bu sefer icraya koymaktan vazgeçiyor ona karşı koz olarak kullanmış oluyor. Esasında bakın bir köpekten olay mahkemeleri ne kadar meşgul ediyor.

Celal Pir: Aslında bütün bu meselede başlarken söylediğimiz bir şey vardı herhangi bir karar alırken komşuluk barışı apartman içöinde yaşam adalet kuralları bunlara dikkat etmek gerektiğini söylemiştik. Az evvel Ahmet bey çok güzel söyledi Meral hanımda söyledi. Eğer bir tabanca veya bir tüfek kurşunuyla siz yaralanıyorsanız ölüyorsanız suçlunun tabanca ya da tüfek olmadığı çok kesin bunu biliyoruz. Ama bir köpek havladığı zaman ya da bir köpekten rahatsız olduğunuz zaman apartmanda suçlunun köpek olması ve onun mekanı terk etmesi ile bambaşka bir hikaye ve adalet duygusu. Bunun ötesinde söyleyecek tek bir cümle var bu karardan sonra bunun gibi İstanbul’da bir kaç tane yerde hayvan barınağında var olan hayvanların sayısı artarsa onun sorumluluğu ve vebali kimde toplumun hangi kesiminde ona da siz karar vereceksiniz vicdanlarınızla. Hoşçakalın efendim mutlu hafta sonları.
http://www.ntvmsnbc.com/ntv/metinler/yakin_plan/nisan_2008/18.asp

Hiç yorum yok: